Etrafımızı, evimizi, çantamızı, programımızı, günümüzü, gardırobumuzu, cüzdanımızı yani kısacası tüm hayatımızı ne kadar çok doldurursak o kadar tatmin ve dolayısıyla mutlu olacağımızı zannederiz. Bu kalabalığı yaratırken yaptığımız şey kendimizi yok etmektir aslında. Çünkü kendini sadece boşlukta yaratabilir insan. Azalınca çoğalır, sadeleştikçe özgürleşir ve hatta daha çok görünür olur. Begüm Başoğlu ve Ege Erim bir gün hayatlarındaki fazlalıkları attıkça daha mutlu olduklarını keşfettiler. Bu keşif onların hayatını değiştirdi ve daha çok, daha çok atmaya başladılar. Giymedikleri giysileri tutmayıp, kullanmadıkları eşyaları saklamadılar. Her programa dahil olmaktan vazgeçerken, aslında bir sürü şeye 'maruz kalmaktan' kurtuldular. Yani sade bir yaşamı tercih ettiler. Buna tanık olanlar aynısını deneyimlemek istediğinde de 'sade yaşamak' akımı oluştu. Artık belki farkında olduğunuz belki de olmadığınız birçok kişi sade yaşıyor. İçinde daha az eşya, daha fazla deneyim olan, daha hafif, sınırlarını kendinizin belirlediği dolu dolu bir yaşam, sadedir. Ve sadelik güzeldir.
(Tanıtım Bülteninden)
Sayfa Sayısı: 168
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Okuyan Us Yayınları
İlk Baskı Yılı : 2015
Dil : Türkçe
Hiç değişmeyen her yere götürdüğüm başucu kitabım. Okumak bile beni hafifletiyor. Son derece sade, zorlamasız, akıcı ve istedigin bölümü açıp hayatına bir sadeleşme ve kaliteli zaman anlamında ışık tutan bayıldığım kitap. Cok kişiye hediye aldım, çok kişiye de önerip aldırttım.
12.08.2019
Ne güzel kitaptı Sade. Sayesinde yaşamım hafifledi.
09.11.2016