ATATÜRK'ÜN YAZDIĞI KİTAPLAR

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk 10 Kasım günü hayata gözlerini yumduğunda ardında sadece yeniden kurulmuş bir ülke bırakmadı. İlke ve inkılapları, Kurtuluş Savaşı’ndaki başarıları, devrimleri kadar eserleriyle de iz bırakan Atatürk’ün yazdığı kitaplar bu mirasın gelecek nesillere aktarılması konusunda birinci ağızdan en önemli kaynaklar olarak hala önemini sürdürüyor.

1881 senesinde Selanik’te dünyaya gelen, Harp Okulu’ndaki eğitiminin ardından ömrü cephelerde geçen Atatürk, bugün üzerinde yaşadığımız toprakların kazanılması kadar, ulus kimliğinin inşasında da önemli rol oynadı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve Milli Mücadele dönemleri boyunca pek çok güçlükle karşılaşan Türk halkının lideri sıfatıyla bu savaşın en önemli aktörlerinden biri olan Atatürk’ü ve dünyasını daha yakından tanıyabilmek ve anlayabilmek açısından Atatürk ile ilgili kitaplar kadar onun kaleminden çıkan eserlere de bakmak gerekiyor.

Nutuk hakkında

Atatürk’ün ardında bıraktığı kitaplar arasında en önemlisi şüphesiz Nutuk. Yeni Türkiye tarihinin yazılı ilk kaynağı olarak da kabul edilebilecek bu kitap Atatürk tarafından 1927 senesinde kaleme alınan, yaklaşık iki buçuk yıllık bir çalışmanın ürünü. Aslında Cumhuriyet Halk Partisi’nin ikinci kongresinde Atatürk’ün konuşma metni olan Nutuk kitabı, 1919 yılından başlayıp 1927 yılına dek uzanan dönemi inceliyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş hikayesini anlatan bu kitap, ayrıntılı belge ve kaynaklara dayalı önemli bir eser. 36,5 saat süren ve altı günde okunan bu söylev metin; İngilizce, Fransızca, Almanca ve Rusçaya da çevrildi.

Ülkenin 19 Mayıs 1919’da içinde bulunduğu durumu tanımlayan “Vaziyet ve Manzarayı Umumiye” bölümüyle başlayan eser, sırasıyla Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcındaki çalışmalar, Amasya Tamimi, Erzurum ve Sivas kongreleri, Heyet-i Temsiliye’nin faaliyetleri, Anadolu’daki ayaklanmalar, Misak-ı Milli ve İstanbul’un işgali, Bâbıâli ile ilişkiler, TBMM’nin açılması, Kurtuluş Savaşı’nın aşamaları, uluslararası konferans ve antlaşmalar, Saltanatın ve Hilafetin kaldırılması, Cumhuriyet’in ilanını anlatıyor ve “Türk Gençliğine Hitabe” ile sona eriyor. Kurtuluş Savaşı’nı en sorumlu ağızdan dile getirmesi açısından birincil kaynak özelliği taşıyan eserde bağımsızlık politikasının, çağdaş bir ulusun ve Cumhuriyet’in temel ilkeleri ve daha sonraki politikaların ana hatları sık sık yinelenerek kapsamlı bir program oluşturuluyor.

Atatürk’ün diğer eserleri

Atatürk’ün ölümünden bir buçuk yıl kadar önce kendi eliyle yazdığı geometri kitabını basmak, 3. Dil Tarih Kurultayı’nın hemen akabinde ortaya çıkan bir fikirdi. Geometri, çağdaşlığın yolunu açarken bilimsel alanda da yapılan önemli çalışmalardan biri oldu. Geometri terimlerinin bugün kolay bir şekilde yazılıp anlaşılmasını sağlayan eserinde Atatürk, matematiksel birçok terim geliştirdi. Diğer taraftan da bu kitap ile anlaşılması oldukça güç olan Osmanlıca geometri terimlerine Türkçe karşılıklar bulanmasını da sağlayarak geometrinin öğrenilmesi güçlüğüne son verdi.

Mustafa Kemal Atatürk’ün askerliğe ilişkin eserlerinin en önemlilerinden birisi olan Subay ve Komutan ile Konuşmalar, ulu önderin 1914 yılında Kurmay Yarbay rütbesiyle Sofya askeri Ataşesi olarak bulunduğu sırada, Nuri Conker'in “Zabit ve Kumandan” adlı kitabına karşılık olarak yazıldı. Diğer eseri Tatkik ve Tatbikat Eseri ise Atatürk’ün bir muharebeyi sevk ve idarede belirli kuralların olamadığını vurgulayarak komutan olan kişinin nitelikleri üzerine kaleme aldığı bir metinden oluşuyor.

Atatürk’ün bu ve bunun eserlerinin tümünü kapsayan 30 ciltlik Atatürk’ün Bütün Eserleri çalışması bu açıdan oldukça zengin ve ansiklopedik değeri de olan bir özel derleme. Yalnızca özgün metinlerle sınırlı kalmayan bu çalışma ayrıca Atatürk’e ait ülkemiz ve yabancı ülkeler arşivlerinde gizlenen belgeleri de içeriyor. Özellikle Türkiye ve Eski Sovyetler Birliği arşivlerinde bulunan yüzlerce yeni belge, yazı, mektup, demeç, tutanak, görüşme ve konuşmayı içeren bu çalışma, döneme dair başlı başına bir keşif niteliğinde.